Kayıtlar

Aden'in Rüyası (Bölüm 32)

Resim
Hafta sonu olmasına rağmen sabah erken saatte uyandı. Evdeki hiçbir işini yapmadan, hatta kahvesini bile içmeden üzerini değiştirip evden çıktı ve araca doğru ilerledi. Yüzünü yıkamamıştı, kahvesini de içmediğinden dolayı uykusunu tam olarak dağıtamamıştı. Zaten gece de doğru dürüst uyuyamamıştı. Sadece kısa bir süre uykuya daldığını hatırlıyordu. Uykusuzluktan dolayı üşüyordu, bir de yataktan çıkar çıkmaz kendisini dışarı atınca, dondurucu soğuk onu iliklerine kadar titretmişti. Karlar yavaş yavaş erimeye başlıyordu ama dışarıda hala kar havası vardı. Baharın yüzünü ne zaman göstereceği belli değildi. Kontağı çevirdiğinde biraz olsun kendine gelmek için bir sigara yaktı. Sigarasından derin bir nefes alırken karşıdaki eve göz attı. Hava hala karanlıktı ve karşıdaki ev karanlıkla uyum içindeydi. Hiçbir penceresinden ışık sızmıyordu. Uykuda olamazlardı çünkü gece eve geldiklerini hiç duymamıştı. Etrafta fazla insan olmadığından dolayı en ufak sesleri bile duyabiliyor, hatta uykusundan uy...

Aden'in Rüyası (Bölüm 31)

Resim
Polislerin söylediklerinin aksine yine savcı karşısına ve mahkemeye çıkmaktan kurtulmuştu. Çünkü hem sitedeki evinde hem de köy evinde hiçbir şey bulunamamıştı. Ama o serbest kalmasını beklerken hiç beklemediği bir şey olmuştu. Kardeşi onun aleyhine ifade vermişti. Bunu öğrenince tedirgin olmaya başlamıştı. Şimdiye kadar aile üyelerinin yazılı ifadeleri alınmasına gerek duyulmamıştı. Neden durduk yere kardeşinin ifadesini almışlardı? onlara ne anlatmıştı? Şimdilik tek bildiği, kardeşinin onunla ilgili bir itirafta bulunduğuydu. Aptal çocuk! Seni aptal çocuk! Geri zekâlı... diye söylenmişti kendi kendine. Bora’nın onlara verdiği ifadede edeceği tek itiraf geçen sene, kim olduğunu bilmediği biri tarafından ona gönderilen ceset fotoğrafları olabilirdi. Bunlardan polise hiç bahsetmemişti çünkü o fotoğrafların Mert’in cinayetiyle hiçbir ilgisi yoktu. Sadece sadistin biri ona kafayı takmıştı ve onunla alay etmek için devamlı ceset fotoğrafları göndermişti. En azıdan o böyle düşünüyordu. Kald...

Aden'in Rüyası (Bölüm 30)

Resim
Fırat, Melisa ve Önder yemek masasında oturmuş birbirlerine bakıyorlardı. Hakan amca, Okan ve Bora, birçok şeyden habersiz olduklarından, onlar yemeklerini yemekle meşguldü. Önder boraya bir şeyler hissettirmemek için çaba gösteriyordu ama çocuk ablasıyla aynı evde yaşadığından dolayı, birçok şeye şahit olmuştu. Olanlar da umurunda değildi ama daha fazlasını bilmiyordu. Halinden memnun olan tek kişi o gibi görünüyordu. Masada bir süre oturduktan sonra ayağa kalktı ve Fırat’a başıyla işaret yaptı. Fırat da sanki bu anı bekliyormuş gibi hemen ayağa kalktı. Onlar kapıya doğru ilerlerken Melisa da peşlerinden gitti. Verandaya çıkıp kapıyı kapattılar. Önder kapının üzerinde bulunan cılız ampulü açtıktan sonra bir sigara yaktı. O sırada Melisa yanına aldığı çantasın içinden ince bir dosya çıkarıp Önder’e uzattı. Önder sigarasını dudaklarının arasına sıkıştırıp, dosyaya göz atmak istedi. Dosya çok karmaşıktı, ayak üstü incelenecek belgeler değildi. O sırada Melisa açıklama yapmaya başladı. “S...

Aden'in Rüyası (Bölüm 29)

Resim
Saatlerdir gelen giden kimse olmamıştı. Bu kez işin ciddiyetini anlamaya başlamıştı. Annesi onu kurtaramayacaktı, hiç kimse kurtaramayacaktı. Kesin yatağının altındaki defterini bulmuşlardı. İlaçları bulmaları o kadar önemli değildi ama defteri bulmaları onun sonu olacaktı. Gerçek anlamda sonu... Aksi halde şu an burada değil evinde olurdu. Karnı çok açtı, buraya geldiğinden beri yediği tek şey babasının ona aldığı tavuk dönerdi, ama iştahı olmadığından onu da doğru düzgün yiyememişti. Ayrıca soğuktan donuyordu. Yanında kalan bu tuhaf kadınlardan korktuğundan dolayı gözünü kırpmamıştı, uykusuz ve yorgundu. Yaklaşık bir saattir, vücudunda anlam veremediği tuhaf şeyler hissediyordu. Midesi bulanıyor, karnı dayanılmayacak derecede ağrıyordu. Ara sıra gözleri kararıyor, sonra normale dönüyordu. Aklına yediği tavuk döner geldi, acaba zehirlenmiş miydi? Son zamanlarda birçok kişinin tavuk dönerden zehirlendiğini duymuştu, acaba babası farkında olmadan ona bozuk tavuk döner mi yedirmişti? Hay...

Aden'in Rüyası (Bölüm 28)

Resim
Saat sabahın beşiydi. Ahırı süpürüp hayvanların yattıkları yerleri temizliyordu. Buradaki işini bitirdikten sonra kümese de temizlik yapması gerekiyordu ama soğuk ellerini uyuşturmaya başlamıştı. Bu işi akşam bırakacaktı. Şimdi gidip kendisine bir kahve yapacak ve Okan’ı uyandıracaktı. Gece yağmur yağmış, karları yavaş yavaş eritmeye başlamıştı. Bu yüzden kapının önündeki karları temizlemekle uğraşmadı. Etraf çamura dönmüştü, bu da işini daha da zorlaştıracaktı. Kar temizleme işini yağmura bırakmak en doğrusuydu. Dün sabah Aden’i tekrar göz altına almışlardı. Annesiyle babası da onunla beraber gittiğinden, Bora bütün bir günü ve geceyi onların yanında geçirmişti. Buraya taşınalı neredeyse üç hafta olmuştu ama çocuk hala okula gitmiyordu. Eve doğru ilerlerken karşıdaki eve baktı. Karanlığa ve sessizliğe gömülmüştü. Poliseler yaklaşık iki saat orada arama yapmışlardı ama sonuçla ilgili hiçbir şey bilmiyordu. Arama yapılırken Önder işteydi ve dünden beri ne Fırat ile ne de Melisa ile konu...